31 Mart yerel seçimlerine doğru…

 
31 Mart yerel seçimlerine doğru… 31 Mart yerel seçimlerine doğru…

Değişen sadece umutlar, isimler, olayların rengi ama özü hep aynı. Sadece bugün ve dün olarak değerlendirmiyorum bunu; bu yıl, önceki yıl, ondan önceki yıl, 10 yıl önce, 20 yıl önce, 40 yıl önce de aynıydı durum ve en ufak bir değişim yok, olmuyor. 20 yıldır AKP iktidarına oy veren ve bir alışkanlık edinmiş bir kitle için değişim ve yenilenme risklidir, tehlikelidir, düzen bozucudur. Muhalefetin, hitap ettiği kitle yenilikler ve değişim isteyebilir. Ancak yenilenme ve değişim büyüleyici olduğu kadar riskli ve tehlikelide bir söylemdir. Türkiye’de yaşadığımız her gün bir önceki güne rahmet okutuyor artık. Her dönemde ekonomik krizler, zamlar, ötekileştirmeler, dış güçler, iç güçler, derin devlet, Batının oyunları, terörizm, eğitim sistemindeki sorunlar, sağlık sistemindeki çöküş, devletin arazilerinin satılması, rant çevreleri, ona buna peşkeş çekilmesi, fakirin daha fakir zenginin daha zengin olması, kültür sanat dünyamızın sıradanlığı, seçimler, siyasi krizler, mülteciler (bu sorun yeni eklendi) …Liste uzadıkça uzuyor ama bunlar hiçbir dönem değişmedi. . Bugün dünden daha kötü, dün bugünden daha iyi… Neresinden bakarsanız bakın bu durum hep aynı.

31 Mart yerel seçimlerine doğru…

Ancak yenilenme ve değişim büyüleyici olduğu kadar riskli ve tehlikelide bir söylemdir. Bugün dünden daha kötü, dün bugünden daha iyi… Neresinden bakarsanız bakın bu durum hep aynı. Muhalefetin, hitap ettiği kitle yenilikler ve değişim isteyebilir. Değişen sadece umutlar, isimler, olayların rengi ama özü hep aynı. Sadece bugün ve dün olarak değerlendirmiyorum bunu; bu yıl, önceki yıl, ondan önceki yıl, 10 yıl önce, 20 yıl önce, 40 yıl önce de aynıydı durum ve en ufak bir değişim yok, olmuyor. Türkiye’de yaşadığımız her gün bir önceki güne rahmet okutuyor artık. 20 yıldır AKP iktidarına oy veren ve bir alışkanlık edinmiş bir kitle için değişim ve yenilenme risklidir, tehlikelidir, düzen bozucudur. . Her dönemde ekonomik krizler, zamlar, ötekileştirmeler, dış güçler, iç güçler, derin devlet, Batının oyunları, terörizm, eğitim sistemindeki sorunlar, sağlık sistemindeki çöküş, devletin arazilerinin satılması, rant çevreleri, ona buna peşkeş çekilmesi, fakirin daha fakir zenginin daha zengin olması, kültür sanat dünyamızın sıradanlığı, seçimler, siyasi krizler, mülteciler (bu sorun yeni eklendi) …Liste uzadıkça uzuyor ama bunlar hiçbir dönem değişmedi.