Bu yüzden sorumlu tutulmam mümkün değildir. Sadece burayı yönetir ifadesini kullandı. Apartmanın yapımında yasal olarak bir görevi ve müdahalesinin olmadığını savunan Tepebaşı, Herkes kendi attığı imzadan sorumludur. Binayı kimin yaptığını bilmiyorum ama devamlı Tevfik Tepebaşının ismi geçerdi. Suyun neden olduğunu daha şimdi anlıyoruz. Demirler kaldırıldığında beton orada akıp gidiyordu diye konuştu. ",Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremde yıkılan Ebrar Sitesi F Blok'ta 96 kişinin ölümü, 8 kişinin de yaralanmasına ilişkin 9 sanığın yargılanmasına başlandı. Sanık Atilla Öz de bina ile ilgisinin olmadığını ve binayı kimin yaptığını da bilmediğini söyledi. NE OLMUŞTU?Davanın Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamesinde, merkez Onikişubat ilçesi Şazibey Mahallesi 64005 Sokakta bulunan Ebrar Sitesi F Blokun depremde yıkılması sonucu 96 kişinin öldüğü, 8 kişinin de yaralandığı belirtiliyor. Şu anda inşaat yıkıldı ve yapımda bir kusur var mı? Araştırılan budur ama benim yasal olarak burada bir görevim ya da müdahalem yoktur. Kahramanmaraş 5. Kurt, kendisinin inşaatla alakasının olmadığını savundu. 1980 yılında apartmanın bulunduğu bölgenin imara açıldığını ifade eden Tepebaşı, Benim hiçbir yerde imzam ve resmi sorumluluğum yok, sadece inşaat bürosunda duruyordum. Sanık Çetin Kurt da hakkındaki iddiaları kabul etmeyerek sanık Tepebaşının muhasebecisi olduğunu ve tek suçunun kooperatife üye olmak olduğunu dile getirdi. O sırada Gölcük depremi sonrasıydı ifadelerini kullandı. Tepebaşı, fenni mesul olarak kooperatif yönetiminin mühendis ile anlaştığını ve emniyet tedbirlerini mühendisin kabul ettiğini, bu yüzden kendisine bir suç isnat etmenin yasadan dolayı da mümkün olmadığını savundu. Ben kendim aynı gün enkazdan çıktım ama 7 gün cenazelerimi çıkartmak için bekledim. Tepebaşı, inşaatın temel demiri bağlandığında belediyeden ekiplerin geldiğini ve 11 katın her birinde teknik sorumluların ayrı ayrı inceleme yaptığını anlattı. Kimlik tespiti ve iddianamenin okunması sonrası savunmaları alınan sanıklardan Tevfik Tepebaşı, ifadesinde, bahse konu binada 20 akrabasını depremde kaybettiğini belirterek, binanın kooperatif tarafından o dönemin şartlarına ve yasalarına uygun yapıldığını, arsayı kooperatifin aldığını söyledi. F Blokta apartman görevlisi olarak yaşayan müşteki Halil İbrahim Hasırcı da depremde eşi ve kızını kaybettiğini belirtti. ",. Öğretmen ve Mali Müşavir zaten inşaattan kesinlikle anlamaz. Sanık Ahmet Doğan da binanın yapımında kendisinin bir bağlantısının olmadığını savundu. Tutuklu sanıklar Ahmet Doğan, Atilla Öz, Çetin Kurt ile başka dosyadan tutuklu Tevfik Tepebaşı ise bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı. Tevfik Tepebaşı için canımı veririm diyen Kurt, samimi oldukları için Tepebaşına yardımcı olmak istediğini ve sadece kooperatif başkanlığını yaptığını söyleyerek, Binaların inşaat döneminde zeminden su çıkıyordu. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuksuz sanık Metin Kazancı ile müştekiler ve taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu. MÜTEAHHİTLİKLE HİÇBİR İLGİM YOKKooperatifin sıkı bir denetim altında olduğunu ve üye olan kişilerin daireleri kooperatiften satın aldığını ifade eden Tepebaşı, Bana müteahhit diyorlar, benim müteahhitlikle hiçbir ilgim yok dedi. Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut halinin devamına karar vererek duruşmayı 3 Mayısa erteledi. İddianamede, bu olaya ilişkin tutuklanan Ahmet Doğan, Çetin Kurt, Atilla Öz, başka dosyadan tutuklu Tevfik Tepebaşı ve tutuksuz sanıklar Metin Kazancı, Berra Elbistanlı, Tamer Kurtaran ile firari sanıklar Mehmet Akif Özgüler ve Mustafa Timurbanganın Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçundan 7 yıldan 22 yıl 6şar aya kadar hapsi isteniyor. Binayı kimin yaptığını bilmediğini ifade eden Hasırcı, Benim çalıştığım dönem asansör tabanından sürekli su çıkıyordu ve biz bu suyu motorla sürekli dışarı atardık. Tevfik bey, Belediyenin denetlediğini ve inşaat demirlerinin çok sağlam olduğunu söyledi. Ben zihnen çok yorgunum, başım sürekli ağrıyor ve suçumun ne olduğunu anlamaya çalışıyorum diye konuştu.
Sadece burayı yönetir ifadesini kullandı. Tevfik bey, Belediyenin denetlediğini ve inşaat demirlerinin çok sağlam olduğunu söyledi. MÜTEAHHİTLİKLE HİÇBİR İLGİM YOKKooperatifin sıkı bir denetim altında olduğunu ve üye olan kişilerin daireleri kooperatiften satın aldığını ifade eden Tepebaşı, Bana müteahhit diyorlar, benim müteahhitlikle hiçbir ilgim yok dedi. O sırada Gölcük depremi sonrasıydı ifadelerini kullandı. Apartmanın yapımında yasal olarak bir görevi ve müdahalesinin olmadığını savunan Tepebaşı, Herkes kendi attığı imzadan sorumludur. Sanık Ahmet Doğan da binanın yapımında kendisinin bir bağlantısının olmadığını savundu. Tutuklu sanıklar Ahmet Doğan, Atilla Öz, Çetin Kurt ile başka dosyadan tutuklu Tevfik Tepebaşı ise bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı. Bu yüzden sorumlu tutulmam mümkün değildir. Kurt, kendisinin inşaatla alakasının olmadığını savundu. Sanık Çetin Kurt da hakkındaki iddiaları kabul etmeyerek sanık Tepebaşının muhasebecisi olduğunu ve tek suçunun kooperatife üye olmak olduğunu dile getirdi. İddianamede, bu olaya ilişkin tutuklanan Ahmet Doğan, Çetin Kurt, Atilla Öz, başka dosyadan tutuklu Tevfik Tepebaşı ve tutuksuz sanıklar Metin Kazancı, Berra Elbistanlı, Tamer Kurtaran ile firari sanıklar Mehmet Akif Özgüler ve Mustafa Timurbanganın Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçundan 7 yıldan 22 yıl 6şar aya kadar hapsi isteniyor. Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların mevcut halinin devamına karar vererek duruşmayı 3 Mayısa erteledi. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, tutuksuz sanık Metin Kazancı ile müştekiler ve taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu. Tepebaşı, fenni mesul olarak kooperatif yönetiminin mühendis ile anlaştığını ve emniyet tedbirlerini mühendisin kabul ettiğini, bu yüzden kendisine bir suç isnat etmenin yasadan dolayı da mümkün olmadığını savundu. Kahramanmaraş 5. ",Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremde yıkılan Ebrar Sitesi F Blok'ta 96 kişinin ölümü, 8 kişinin de yaralanmasına ilişkin 9 sanığın yargılanmasına başlandı. Binayı kimin yaptığını bilmediğini ifade eden Hasırcı, Benim çalıştığım dönem asansör tabanından sürekli su çıkıyordu ve biz bu suyu motorla sürekli dışarı atardık. ",. NE OLMUŞTU?Davanın Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamesinde, merkez Onikişubat ilçesi Şazibey Mahallesi 64005 Sokakta bulunan Ebrar Sitesi F Blokun depremde yıkılması sonucu 96 kişinin öldüğü, 8 kişinin de yaralandığı belirtiliyor. Öğretmen ve Mali Müşavir zaten inşaattan kesinlikle anlamaz. Kimlik tespiti ve iddianamenin okunması sonrası savunmaları alınan sanıklardan Tevfik Tepebaşı, ifadesinde, bahse konu binada 20 akrabasını depremde kaybettiğini belirterek, binanın kooperatif tarafından o dönemin şartlarına ve yasalarına uygun yapıldığını, arsayı kooperatifin aldığını söyledi. 1980 yılında apartmanın bulunduğu bölgenin imara açıldığını ifade eden Tepebaşı, Benim hiçbir yerde imzam ve resmi sorumluluğum yok, sadece inşaat bürosunda duruyordum. Şu anda inşaat yıkıldı ve yapımda bir kusur var mı? Araştırılan budur ama benim yasal olarak burada bir görevim ya da müdahalem yoktur. Tevfik Tepebaşı için canımı veririm diyen Kurt, samimi oldukları için Tepebaşına yardımcı olmak istediğini ve sadece kooperatif başkanlığını yaptığını söyleyerek, Binaların inşaat döneminde zeminden su çıkıyordu. Tepebaşı, inşaatın temel demiri bağlandığında belediyeden ekiplerin geldiğini ve 11 katın her birinde teknik sorumluların ayrı ayrı inceleme yaptığını anlattı. F Blokta apartman görevlisi olarak yaşayan müşteki Halil İbrahim Hasırcı da depremde eşi ve kızını kaybettiğini belirtti. Demirler kaldırıldığında beton orada akıp gidiyordu diye konuştu. Sanık Atilla Öz de bina ile ilgisinin olmadığını ve binayı kimin yaptığını da bilmediğini söyledi. Suyun neden olduğunu daha şimdi anlıyoruz. Ben kendim aynı gün enkazdan çıktım ama 7 gün cenazelerimi çıkartmak için bekledim. Binayı kimin yaptığını bilmiyorum ama devamlı Tevfik Tepebaşının ismi geçerdi. Ben zihnen çok yorgunum, başım sürekli ağrıyor ve suçumun ne olduğunu anlamaya çalışıyorum diye konuştu.